Aşure günü Müslüman dünyasına ait dini bir gelenektir. Aşure’nin kelime anlamı ”onuncu” olup islami takvime göre ilk ay olan muharrem ayının 10. gününü işaret eder. Günümüzde farklı gerekçe ve perspektifle sünni ve şii inanç dünyasında önemli yer tutmuştur.

Şii Perspektifi

Hz. Muhammed (SAV)’in vefatından sonra İslam toplumunda kimin başa geçeceğine dair bir ayrılık oluştu. Bu görüş ayrılığı islam toplumunu ayıran bir çatlak haline geldi. 680 yılında meydana gelen Kerbela vakasında Hz Muhammed’in torunu Hz. Hüseyin Muharrem ayının 10. günü vahşice katledildi. Bu olay Şii müslümanlarca muharrem ayının 10. gününün yas günü olarak addedilmesine sebep oldu. Yaşanan trajedinin unutulmaması ve nesilden nesile aktarılması için Şii müslümanları muharrem ayının 10. günü çeşitli etkinlikler yapmaktadır. Ülkemizde Alevi mezhebine tabi olan insanlarımız ise Muharrem orucunun sonunda Aşure çorbası yaparak bu kutsal zaman dilimini tamamlarlar fakat sünnilerde ki gibi komşulara dağıtılması gibi bir alışkanlık yoktur. Çünkü Aşure çorbası kerbela’da şehit edilen İmam Hüseyin’in can lokması kabul edilir ve tatlı değil tuzludur.

Sünni Perspektifi

Sünni müslümanlara göre Muharrem ayının 10. günü hem Nuh A.S’ın  karaya çıktığı günü hemde Musa A.S’ın Mısırlıların ve firavunun zulmünden hicretini temsil etmektedir.

Sünni Müslümanlar Aşure gününü oruç tutarak ve af dileyerek geçirirler. Türkiye’de ise diğer tüm sünni ülkelerden farklı olarak aşure günü akşamı yapılan özel bir tatlı komşulara dağıtılır. Aşure tatlısı olarak bilinen bu tatlı Nuh A.S’in karaya çıktığı ilk gün yaptığı yemek olarak kabul edilir.

Sonuç

Sonuç olarak Şii ve Sünni dünyasında Muharrem ayının 10. günü iki farklı anlam yüklenerek kutsallaştırılmıştır fakat hiç kuşkusuz her iki mezhebin inananları arasındaki soğukluğu gidermemektedir.

Çünkü şii müslümanları bugüne trajedik bir hadisenin anılması gözüyle bakarken sünni müslümanlar ise sıkıntıdan feraha çıkmış iki büyük peygamberin mutlu günlerini anımsamak ve oruç tutup af dilemek için vesile olarak bakarlar.

Dolayısıyla Şii camia böylesi bir günde yas tutulmasını beklerken Sünnilerin Nuh A.S’a gönderme yaparak tatlı dağıtmasını adı konmamış bir sitemle karşılamaktadır.