1995 yapım yılı olan Pocahontas çizgi filmini izleyen çoğu insan Pocahontas isimli yerli Amerikan kızı ile İngiliz subayı John Smith arasındaki aşk hikayesini bilir. Tahmin edeceğiniz üzere Disney hikayeyi olduğundan farklı bir şekilde yansıttı. Gerçek Pocahontas’ın yaşam hikayesi biraz daha farklıydı.
Pocahontas tahmini olarak 1595 yılında Powhatan Kabilesinin kızı olarak dünyaya geldi. Gerçek adı Matoaka idi. Popüler kültürde tanındığı Pocahontas ismi ise şımarık çocuk yada yaramaz çocuk anlamlarına geliyordu. Matoaka’nın kabilesi bugünün Virginia eyaletinde yaşayan ve Algoanquain dilini konuşan 30 ayrı kabileden biriydi. Günümüzde bu dil tamamen kaybolmuştur fakat rakun ve makosen gibi kelimeler bu dilden İngilizceye geçtiği gibi Türkçede dahi kullanılır olmuştur.
Matoaka’nın çocukluğu döneminde İngiliz yerleşimciler Yeni Dünya’ya ulaşmışlar, koloniler kurmaya ve yerlilerle kavgalara başlamışlardı. 1607 yılında John Smith isminde bir kaşif İngiliz subayı ve yanında getirdiği 100 yerleşimci gemilerini Virginia kıyılarına yanaştırmış ve koloni kurmaya hazırlığına başlamıştı.
John Smith dediğimiz adam, günlerden birgün Chickahominy nehri etrafında gezelerken Powhatan kabilesinin avcılarına yakalanır ve Powhatanların yurdu Werowocomoco’ya götürülür. Hikayenin bu kısmından sonra olanlar birbirinden farklı versiyonlara dayalı rivayetlere dayanıyor. John Smith’in anılarında yazdığına göre büyük bir yemekli şölenden sonra Powhata kabilesinin şefi ile sohbet ettiğini aktarıyor. Fakat aynı John Smith olayın gerçekleşmesinden 17 yıl sonra Kraliçe Ann’e yazdığı mektuplarda ise Matoaka’nın vücudunu kendisine siper ederek idamdan kurtardığını aktarır. Yaygın olan inanç, John Smith’in hikayeyi abartarak ve kulağa hoş hale getirerek şöhretini artırmayı hedeflediğidir.
Disney yapımı çizgi filmde Matoaka bir genç bir kadın gibi yansıtılırken aslında John Smith’in Powhakanların eline düştüğü tarihlerde sadece 10 yaşlarında bir çocuktu. Dolayısıyla aralarında romantik bir yakınlaşmanın olacağını varsaymak biraz fazla bir beklenti olur.
Matoaka Jamestown’da kurulan koloniyi sıklıkla ziyaret ediyor ve yiyecek sıkıntısı çekilen dönemlerde yardım sağlamaya çalışıyordu. Koloni çetin yaşam koşullarına alışmakta çok zorlanıyordu ve 100 kişiden sadece 34 kişi kalmıştı. 13 Nisan 1613 yılında yaptığı bu ziyaretlerden birinde Samuell Argall isminde bir İngiliz onu rehin aldı. Amacı Matoaka’nın babası tarafından esir alınmış arkadaşlarını kurtarmaktı. Matoaka bu şekilde bir yıl kadar esir tutuldu. Rehin tutulduğu bu dönemde John Rolfe isminde bir tütün çiftçisi kendisiyle evlenmesine karşılık onu serbest bıraktırdı. Vaftiz edilerek Rebecca ismini alan Matoaka aslında kayıtlara geçen ilk Yerli ve İngiliz evliliğini de yapmış oldu.
İki yıl sonra John Rolfe, Matoaka’yı Virginia kolonisini desteklemede bir propaganda aracı olarak kullanmak üzere İngiltere’ye götürdü. Rebecca ismini alan Matoaka İngiltere’de yerlilerin de eğitilerek medeni hale getirilebileceği hususunda propaganda aracı olarak kullanıldı. Hatta eşi John Rolfe, Hristiyanlığı yerli kabilelere tanıştırdığı için övgülere mazhar oldu.
İngiltere’de iken Matoaka ilginç bir şekilde John Smith ile karşılaştı. Onunla konuşmaktan çekindi ve başını çevirerek yanından ayrıldı. 1617 yılında John Rolfe ve eşi Rebecca tekrar gemiye binere Virginia’ya doğru yola çıktı. Maalesef Matoaka yolculuğu tamamlayamadı. Zatürre, çiçek hastalığı yada verem gibi amansız hastalıklardan öldüğü varsayıldığı gibi zehirlenerek öldürüldüğü dahi söylenmektedir.
Gravesend isimli bir yerde son nefesini veren Matoaka öldüğü esnada 21 yaşındaydı. Geride Thomas Rolfe isminde bir evlat bıraktı ve bu evladından doğan çocuklar Red Rolfe’lar olarak yanı Kızıl Rolfe’lar olarak tanındı.