ZULULAR, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin doğusundaki Natal eyaletinde yaşayan bir Bantu halkıdır. Efsanevi liderleri Shaka Zulu ’nın döneminde (1816-28) Zulu Krallığı’nı kurmuşlardı.
Shaka Zulu Afrika’nın bilinen en önemli figürlerinden biridir. Zulular ise en bilinen tarafıyla 19. yüzyılda Avrupalı sömürgeciliğe karşı büyük bir direniş sergileyen Afrikalı bir kabile konfederasyonuydu. Shaka Zulu 1816 ılından itibaren 12 yıl süren iktidarı boyunca yaptığı savaşlarla günümüz Güney Afrikası’nın büyük bir bölümünü kapsayan bir imparatorluk kurmayı başarmıştı. Shaka Zulu 12 yıllık iktidarı süresince yaptığı doğru hamlelerle ilerde kendisinden sonraki Zulu kralları için kolonistlere karşı koyabilecek kadar güçlü bir ordunun da temellerini atmayı başarmıştı.
Anlatılanlara göre, Shaka’nın annesi Zulu toplumunda bekar gençler arasında izin verilen ve yerel dilde ukuhlobonga olarak bilinen bir tür flörtleşme sonucu Shaka’ya hamile kalmıştı. Bu durum daha çok Hz. İsa ve Hz. Meryem arasındaki kutsiyeti andırmakla birlilkte Shaka’yı Zuluların şefinin de gayrımeşru oğlu yapıyordu. Bu nedenle annesi ile birlikte annesinin köyünde sürgünde kalmıştı. Ancak sonradan güçlenip mücadele ederek kabilesine şef olmayı başardı.
Shaka Zulu ilk gençlik yılarında Mthethwa kabilesinin şefi Dingiswayo’nun yönetiminde bir savaşçı olarak yaşadı. Kendi kabilesi Zulular o dönemde Mthethwa kabilesine vergi ödüyordu. Shaka 10 yıl kadar savaşçı olarak Dingiswayo’ya hizmet etti ve bu süre zarfında kendisini cesareti ve yetenekleri ile fazlasıyla ispat etti. Bu yetenekleri Dingiswayo’nun gözünden kaçmadığı gibi onun Zulu kabilesi şefinin gayrı meşru çocuğu olduğunu öğrenince ilgisi dahada arttı. Shaka bu ilginin sonucu olarak bölüğünün komutanı oldu.
Shaka’nın babası Senzangakhona 1816 yılında öldüğünde Shaka’nın küçük kardeşi Sigujana meşru evlat olarak babasının yerini aldı. Sigujana’nın yönetimi Dingiswayo’nun desteği, üvey kardeşinin yardımı ve Shaka’nın suikastı sonucu çok kısa sürdü. Shaka yeni Zulu lideriydi. Zulu kabilesi, yeteneklerini de bildiği bu genç adamı lider olarak kısa sürede kabullenmişti
Zuluların yeni lideri Shaka, Dingiswayo’nun üstünlüğünü kabul ediyor ve ona yıllık vergi ödüyordu. Bu durum Dingiswayo’nun rakip kabile Ndwandwe şefi Zwide tarafından öldürülmesine kadar devam etti. Dingiswayo’nun ordusu ve tebası eski kumandanları Shaka’nın ordusuna katıldı. Shaka Dingiswayo’nun intikamı için yemin etti hatta bu intikam duyguları ile kabile şefi Zwide’ın annesini tutsak ettikten sonra çakallar ve sırtlanlarla dolu kulübenin içinde koyarak infaz etti. daha sonra kulübeyi yakarak cesedi yok etti. ilerleyen yıllarda Zwide’dıda öldürerek intikamını almış oldu.
Shaka Zulu Avrupalı kolonistlere Zulu sınırları içerisine girmelerine belirli sebepler için müsade ettiği oluyordu. Örneğin 1820’lerin ortalarında yapılan bir suikastın sonucunda Henry Francis Fynn tarafından kendisine medikal yardımda bulunulmasına müsade etmişti. Bu olaydan sonra kolonistlere karşı daha fazla hoşgörülü olmuştu aynı zamanda kolonistlerin savaş teknolojisini gözlemleme şansını da elde etmişti.
1820 yılında tüm güneybatı Afrikadaki kabilelerini egemenliği altına aldı. Annesinin ölümüyle birlikte aklını yitirmeye başladı hatta annesinin anısına 7000 kişiyi idam ettirdi. Sinirsel anlamda kontrol edilemez hale geldiği için 1828 yılında belki de kaderin bir cilvesi olarak baba tarafından üvey iki erkek kardeşi Shaka’ya bir suikast düzenledi ve onu öldürerek yerine geçti.
Boer – Zulu Savaşı
Shaka’dan sonra Zuluların başına geçen Dingane’nin döneminde, Zulular Boer’lerle ciddi mücadele içine girdi. Boerler Güney Afrika’da, Hollanda aslından türemiş sömürgecilere verilen addır. Hollândalıların 1652 de Cape’de yerleşmelerinden sonra meydana gelen bu topluluk, 1795 yılına kadar Hollândalılar tarafından idare edilmiş, 1806 yılında İngilizlere tabi olmuşlardır. Fakat Boer’lar ile İngilizler arasında devamlı anlaşmazlık olmuş, bu anlaşmazlıklar, 1834 yılında İngilizlerin köleliği kaldırmasıyla daha da artmıştır. Bu tarihten başlayarak kitle halinde büyük göçler başlamış bu göçlerle birlikte Zulularla çatışmalar çoğalmıştı. 1838 yılında kral Dingane, Kanlı Nehir savaşında 500 kadar Boer koloniste karşı verdiği savaşta, Boerler’in kardeşi Mpande ile anlaşması ve Mpande’nin 17000 savaşçı ile kendisine ihanet etmesi sonucu iktidardan devrildi. Takip eden yıl Boerler İngilizlerin yönetimi altında yaşamak istememelerinden ötürü Natal Cumhuriyetini ilan ettiler fakat 1842 yılında Boer’ler ile ingilizler arasında da savaş çıktı ve savaşın sonucunda Boerler İngiliz hakimiyetine girdi.
İngiliz – Zulu Savaşı
Mpande ise İngilizlerle iyi geçinerek hakimiyetini sürdürdü Tugela Irmağı Zulu toprakları ile İngiliz sömürgesi olan Boer bölgesi Natal arasındaki sınırı oluşturuyordu. 1870’lerin başlarında Zuluların başına geçen Cetevayo, İngilizlere karşı ayaklanarak 60 bin askerden oluşan, bir ordu ile saldırıya geçti. 1878’in sonlarında ingilizler Cetevayo’ya ordusunu dağıtması ve ayaklanmanın verdiği zararlardan ötürü tazminat ödemesi yönünde ültimatom verdi. Cetevayo ültimatomu reddetti.
Ültimatom’un reddi üzerine Lord Chelmsford komutasındaki ingiliz birlikleri Ocak 1879’da Zulu topraklarına saldırdı. Bir Zulu tümeni 22 ocak sabahı 800 ingiliz askerini İsandhlwana dağının yamacında kamp kurmuş bir halde bulup saldırarak katletti. Saldırıyı gerçekleştiren Zulu tümeninden 4000 kişi yakınlardaki Rorkes Drift karakoluna da saldırır ancak karakoldaki 110 askerin takdire şayan savunması sonucu 350 kişilik bir zayiatla çekilmek zorunda kalırlar. İlerleyen yıllarda bu olayın filmleri ve kitapları dahi yazılır.
Yaşanan yenilgi üzerine İngiliz güçleri komutanı Lord Chelmsford görevden alınır ve yerine sir Garnet Wolseley getirilir. Bir yandan İngiliz güçleri sınıra yığınak yapmaya başlarken diğer yandan sir Garnet Wolseley komutasındaki İngiliz takviye birliklerinin bastırması üzerine kral Cetevayo kaçar. Bu arada III. Napoléon’un maceraperest oğlunun ingiliz ordusunda görev yaparken haziran ayında bir Zulu baskını sırasında öldürülmesi İngilizleri zor durumda bıraktıysa da Zululara karşı başarılarını engellemedi. Sonunda, Cetavayo temmuzda teslim oldu. Böylece İngiliz denetimine giren Zulu toprakları 1897’de Natal eyaletinin bir parçası haline geldi.
Kurucu Shaka’nın anısı ölümünden sonra Güney Afrika‘da yaşamaya devam etti. Geride öldürdüğü yüz binlerce insan, dahice hazırlanmış savaş taktikleri ve tarihe yazılacak deliliklerini bıraktı. Hakkında onlarca film çekilmiş ve kitaplar yazılmıştır. Shaka’nın savaşları boyunca yüzbinlerce insan hayatını kaybetmiş olsa da Shaka bir çok Afrikalı için kahraman olarak anılmayı başarmıştı. Bıraktığı miras günümüzde Güney Afrika’nın en büyük ve en kalabalık kabilelerinden biri olan Zuluların birarada kalmasını da sağlamıştır.