Üst perdeden konuşmak yahut üst perdeden başlamak ifadelerini siz de duymuşsunuzdur.
İfadenin kökeni Abdulhamit döneminin şurayı devlet reislerinden Akif paşa‘dan rivayet edilir.
Devrin kötü ve kararsız günlerinden birinde Akif paşa Osmanlı devletinin en kuvvetli dünya devleti olduğunu iddia eden bir Nazır paşaya şu hikayeyi anlatır;
Birinci Abdülhamit yahut III. Selim dönemi devrinde Ruslar ile yapılan harpler sonunda mağlup oluruz. Yeniçeriler her tarafta bozguna uğrarlar ve Ruslar ilerledikçe ilerler. İşte bu sıralarda bir yeniçeri esir kafilesi yanmış yıkılmış bir kasabadan Rus askerlerinin nezaretinde geçiriliyorlarmış. Etrafı kazak süvarilerle çevrelenmiş bir at arabasında yaralı yeniçerilerden biri durmadan curasını çalmakta ve türkü söylemekteymiş. Kafilenin başındaki Rus zabiti bir süre sonra duyduğu sesden rahatsız olmuş ve yanındaki muhafıza sormuş;
– Yahu bu adam yorulmak bilmez mi?
Türkçe bilen Muhafızını da yanına alarak derhal yeniçerinin yanına yaklaşmış ve yeniçerinin söylediği türküyü tercüme etmesini emretmiş. Yeniçerinin söylediği türkü şu sözlerle bezeliymiş;
Kendine kaçacak yer bul Moskof kralı
Bize de derler yeniçeri erleri erleri…
Rus zabit evvela kızar gibi olmuş ama sonrasında kahkahayı koymus ve şöyle demiş; – Şimdi anladım neden üst perdeden bağıra bağıra çalıyor ve okuyor, çünkü hala asıl perdeyi arıyor.
Akif paşa hikayeyi anlattıktan sonra Nazır paşaya bakmış ve eklemiş – Üst perdeden konuşma nazır paşa…